Avustralya’da Türk toplumunun yaşayan en yaşlı bireylerinden Emine Mehmet 100 yaşını doldurdu
AVUSTRALYA’da Türk toplumunun yaşayan en yaşlı bireylerinden Emine Mehmet, 100'üncü yaş gününü Melbourne'da yaklaşık iki yıldır kaldığı Osmanlı Köyü Yaşlılar Evi’nde düzenlenen bir törenle kutladı.
Emine Mehmet'in geçtiğimiz günlerde yapılan yaş günü törenine, o sırada Victoria Toplum Hizmetleri Bakanı olan Luke Donnellan da katıldı. Yaşlıları da içeren görevinden mensubu olduğu İşçi Partisi'ndeki iç sorunlar nedeniyle kısa bir süre öce istifa eden Donnellan, törende "Yüz Yıllık Çınar"a bir sertifika verdi. Emine Mehmet'e sürpriz olması için gizlenen yaş günü kutlaması, ayrıca Bakanlığın internet sitesine de konuldu.
Ankara'da 19 Şubat 1921'de doğan Emine Mehmet, bir süre önce ayaklarında başlayan sorun nedeniyle yürümekte zorluk çekiyor ve bu nedenle tekerlekli sandalye kullanıyor. Ancak hafızası yerinde, 100 yıllık hayatındaki en ince ayrıntıyı bile hatırlıyor, yüzünden gülücükler eksik olmuyor.
Emine Mehmet, Ankara Ticaret Lisesi’ni 1930’lu yılların sonunda bitirdikten sonra genç yaşta muhasebeci olarak çalışmaya başladığını söyledi. Türkiye’de yaklaşık 20 yıl çalıştıktan sonra artık aramızda olmayan Kıbrıslı Hüseyin Mehmet'le evlendiğini ve 63 yıl önce Avustralya’ya gelip Melbourne’a yerleştiğini anlattı.
Kendisi için özel olarak yaptırdığı yastık ve yorganı kullandığı İngiltere’de yaşayan oğlu Tümer’in sürekli hediyeler ve makyaj malzemeleri gönderdiğini belirten Emine Mehmet, Osmanlı Yaşlılar Evi’nde kalmaya başlamadan önce tüm eşyalarını ihtiyacı olanlara dağıttığını söyledi.
“Bazen Melbourne’daki oğlum Selahattin beni tekerlekli sandalye ile hava almaya bahçeye çıkarır, bazen de dışarıya yemeğe götürür” diyen Emine Mehmet'in odası, aile fotoğrafları ve eşi ile gençlik yıllarında çekilmiş resimlerle dolu. Bunlara son olarak Bakan'ın verdiği çerçeveli sertifika da eklenmiş durumda.
Şimdi daha iyi duyabilmek için kulaklık kullanmak zorunda kalan Emine Mehmet, geçmiş yıllarda sağlığı yerindeyken şu anda kalmakta olduğu Osmanlı Köyü’nde gönüllü olarak görev yaptığını ve tüm sakinlere hikayeler anlatıp onlara moral vermeye çalıştığını söyledi.
“Burada kalan insanlar çok temiz kalpli, kötülük bilmezler, çalışanlar da çok yardımcı, çok iyi insanlar. Burada güven içindeyiz” diyen Emine Mehmet, “Bana burada çocuk gibi bakıyorlar, saçımı tarıyorlar, banyomu yaptırıyorlar, ‘iyi ki varsın’ diyorlar, burada hayatımdan memnunum. Şikayet edebileceğim hiçbir şey yok, başka bir yere gitmeyi düşünmüyorum” diye ekledi.
“Yemeğimi yiyebiliyorum. Canım çektiğinde kendime sandviç yaptırırım, dışarıdan lahmacun gibi yiyecekler getirtirim. Bir sağlık sorunu olmadığı sürece çalışanlar dışarıdan yemek ısmarlama konusunda bize anlayışlı davranıyor. Canım ne çekerse yerim. Hamurlu yiyeceklere bayılırım” diyen Emine Mehmet, gençlere ise şu mesajı verdi:
“Benim durumuma gelmeden önce yaşlılık dönemini düşünüp kendinizi buna hazırlayın. Yürüyememek çok zor bir durum, yine de ‘Allah daha kötüsünden saklasın’ diyor ve moralimi yüksek tutmaya çalışıyorum."
“Çok gelenim gidenim var, Allah hepsinden razı olsun” diyen Emine Mehmet, Turkish Report muhabirini ise “Ziyaretime geldiğiniz için beni çok mutlu kıldınız, yine gelin” diyerek uğurladı.
Haber ve fotoğraflar: Tanju YENİSEY