BİRKAÇ sezon Sergen Yalçın'ın yanında pişen eski futbolcu Çağdaş Atan'ın Alanyaspor'u, Türkiye Süper Ligi'nde dolu dizgin gidiyor. Bunu da bana göre, şampiyonluğun en büyük adaylarından Galatasaray'ı evinde dize getirerek gösterdi.
Alanya'nın kadrosu ciddi oranda savaşçı ve kaliteli oyunculardan kurulmuş. Mükemmel bir kalecileri var. Marafona, kalesini adeta bir dev gibi kapatıyor.
Bizim Ersin'le karşılaştırınca kalemize gelen her akında ağzımıza gelen yürekler bir gün dışarı fırlayacak, mazallah yüreksiz kalacağız.
Fenerbahçe'de göz doldurmayan, sonra şansını İtalya'da deneyen Salih Uçar bence şu an itibariyle Türkiyenin en kaliteli orta sahası.
Fenerbahçeli dostlarım koşmayan, geri gelmeyen, adam kovalamayan, adeta yürüyerek oyunu bitirmeye çalışan ve tek özelliği araya ve defansın arkasına iyi pas atabilen Mesut Özil'i beklerken, neyi kaçırdıklarını göremiyorlar herhalde.
Beşiktaş olarak şu ana kadar yabancı santraforlara milyon Eurolar yatırdık ama hepsi bir nebze Gomez hariç yalan rüzgarı çıktı.
Çok merak ediyorum, Alanya 90+5'te Galatasaray'ı yıkan Davidson'u ve maç boyu Galatasaray defansını eski yılların Hoower çamaşır makinesi gibi önce çalkalayan, sonra merdanede sıkar gibi ezen Babacar'ı nereden buldu bilemiyorum.
Uzun yıllar lige erken havlu atan, ligimizin en çok konuşulan, gazetelere ve televizyonlara yense de, yenilse de her zaman konu olan Fenerbahçe, bu sene dişli çıkacak gibi görünüyor.
İş bilen başkan Ali Koç ve şimdilik perde arkasından Emre ve Volkan destekli Avrupa eğitimli Erol Bulut, sanki iyi işler yapmaya aday. Ben kendisine güveniyorum.
En azından futbol alfabesini "Ali top at, Ayşe ip atla değil" de "Ali wirft einen Ball, Ayşe Springseil" olarak öğrenmiş.
Yani Emre, Volkan ve Erol üçlüsü bu sezon diğer takımlar için adeta "Bermuda Şeytan Üçgeni" gibi tehlikeli olacak, rakiplerini derin sulara çekecekler.
Tabii ki, bunu yaparken eldeki kaliteli krampon sayısının standartların üstünde olduğunu kabul etmemiz gerekecek.
Başakşehir karşısında hiçleri oynayan Trabzon, tabelada yazan 2-0'la değil daha çok farklı bir yenilgi ile soyunma odasına gidebilirdi.
Hani insana "Nerede o eski Trabzonspor" dedirtecek kadar kötü futbol oynayan Karadeniz'in gururu Trabzonspor'un bu hafta sonu Fenerbahçe karşısında ne yapacağı sorusuna cevap vermek hayli zor.
Son üç haftadır enerji ve moral dinamosunu dolduran Beşiktaş, basından okuduğum kadarıyla yeni ve eski oyuncular arasında birbirlerini anlama, bir anlamda uyum sorununu halletmeye çalışmış.
Hafta sonu oynayacakları Denizli deplasmanında dağ bek Valentin Rosier, stoper Francisco Montero, santrafor Vincent Aboubakar ve sağ açık Rachid Hezzal adeta zorlu bir imtahana girecekler.
Oradan çıkacak bir üç puan yaraları sarar mı bilemiyorum ama benim ve benim gibi Kara Kartal tutkunu taraftarlar için büyük moral olur.
Sonuçta hem salgın hem de tam maaşlı emekli olmam nedeniyle tüm maçları Digitürk Yurtdışı Platformu'nda izliyorum.
Artık şahsen, insanlar ideal olarak gece 11'de yatar sabah 8'de kalkar gerekliliğine inanmıyorum.
Ayrıca bu maçlar bende alışılmış ve sıhhatli olan, ne uyku ne de yemek düzeni bırakmadı. Tabiri caizse ne zaman uykum geliyor uyuyorum, ne zaman karnım acıkıyor yiyorum. Yeter ki moralim yerinde olsun.
Bülent YÖNTEM
